Gençlik. . Ey inkilabın hamisi Sana mevdu’ değil midir bu ödev; Uyan artık bu nevmi gafletten, Din mezarında hortluyor kara dev.
Mustafa KAYIHAN
Böyle ferman buyurmamıştı Atam Olmasın sözlerinde sürçü lisan Rağbeti halkı celb için en son Siz okutturduhuz Arabça ezan.
Huzuru aşkına koştum niyaza Tutgunum, dedim, bu sendeki naza Kibriya aşkına, Resul aşkına Deva ol bendeki derdi nasaza.
Bu çektiklerim hep senin yüzünden Bana artık barı giransın gönül Mariz oldu cismim, yıprandı beden Sense hala bir nevcivansın gönül. Yıllardır çekersin de çevri aşkı…
İksiri hüsnünü içeliberi Esiri badeyim meyhanelerde Mecnunu aşkım ey gürel peri Arar seni gönlüm dilhanelerde. Müştakı vuslatım ey mehcemalim Ateşi hicranla perişan halim Hayli demdir…
Gündüz silinirken Kalamış bahçelerinden Esmer sarışın gölgeler oynaşmağa başlar Aksam, denizin koynuna sessizce sinerken Bir rengi hicapla kızarır koydaki taşlar. Bir yanda “Şifa”, gölgeleşip bahre…
Sürdü tam on iki yıl hailei saltanatı Mayıs on dörtte göçüp gitti heyulayı zaman Onu ikaza yeter sanma bu manayi sukut Hırs ü kin etmiş…
Tali i nasazın yar olmadıkça Cünbüşü muhabbet sazı gam olur Cananın gül kokan bahçelerinden Esen nefhi garam badı sam olur Bir garip kevserdir bu kevseri…
Günahı kalbimi canane itirafla derim Geçip gider seni sevmekle ömrü pür-kederim.
Gönül, defi keder her meyle olmaz Neş’e tahsili hep hey heyle olmaz Nezdi yare git de arzı hal eyle Celbi rahmet enini neyle olmaz Gurura…