İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Soysuzlaşan Beşer




Garip bir hilkattir evladı adem

İçi başka dışı başka bir alem

Öyle garip ki hayatı beşer

Vücutla başlayıp ademle biter

Akıbeti hal hep mevte mahkumuz

Bu hakikat ezelden malumumuz

Habil’le Kabil’den başlayan bu iş

Bir çığ gibi her gün artıp gelişmiş

Eşrefi mahluk biziz diye diye

Her gün canavarlaş birbirini ye

İçinde bin hisli şimşekler çakan

Kalblerde ateşi sevdayı yakan

İçi yıldırımlı, ateşli beşer

Donuklaşır ölümle beraber

Ölenin rengi sapsarı kesilir

Görenlere artık tiksinti gelir

Toprağa gömülen bi-ruh cesetler

Yılan, çıyanlara ziyafet çeker

Katle yetmeyince zati kudreti

İcada başlamış ölüm aleti

Her gün bir kaç ölüm aleti uydur

Sonra medeniyiz diye övün dur

Türemiş yerlerde göklerde devler

Bin bir çeşit ölüm saçan alevler

Her gün yeni ölüm aleti buldu

En son icat atom bombası oldu

Bu bombayla ölüm haddi yükseldi

Atmış bine çıktı ölüm adedi

Tek bomba kıydı bu atmış bin cana

Lanet bunu icat eden insana

Her gün soysuzlaşan su nesli beşer

Ebedi tezlil, teline değer.