M ma’: Ar. Kelime başına gelerek “ile, beraber, birlikte” anlamlarında kullanılır. ma’allâh: Allah ile, Allah ile birlikte. Bî-nişân u lâ-mekân sırrındapinhân olmayan Bulmaya seyr-i ma’allâh…
Mustafa KAYIHAN
mû, mûy: Ço) Far. Saç kılı. Hüsnünün naksına şâhid yetişir nisvânın Rûy u mûyunda olan gâliye vü gâzeleri Nâbî Ya Rab beni âzade-i derd ü…
O osmân: Ar. 1. Dört halifeden üçüncüsü ve Hz. Muhammed (s. a. s.)’in damadı. 2. Toy kuşunun ve yılanın yavrusu. Osmân ki buldu gözleri nûreynin…
sem’: Ar. 1. Kulak. 2. İşitme. c. esmâ. Erince semaime geldi hayât-ı tâze bu ilhâm Kabûl etse olurdu îd-ı Ekber cân kurbânı Âdile Sultan Cânân…
T tâ: (b) Far. Sona gelen edat, kadar, değin, dek. Sensin ol hûrşîd-i evc-ârâ-yı şevket kim senin Tuttu dehri nûr-ı adlin kîrvân tâ kîrvân Hakkı…
Derler ki sabr kamusu derde deva olur Ahmedi Kimsesiz hiç kimse yok, her kimsenin var kimsesi, Kimsesiz kaldım, yetiş, ey kimsesizler kimsesi! Ruşenier Batıl işleyü…
Malum olduğu üzere bir esere nereden baktığınız o esere nasıl bir anlam yüklediğinizi, onu nasıl gördüğünüzü belirler. Bu nereden baktığınız ifadesi elbette birikiminiz ve algıda…
Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, bir toplantıda Orhan Şaik Gökyay’ın okuduğu bir Tuna şiiri ile Tuna’ya aşık olmuş ve tarih disiplinini değiştirmiş bir tarihçi… Buyurun…
Mefâ’îlün / mefâ’îlün / mefâ’îlün / mefâ’îlün Rakik, dakik, nazik, şefik pek müstesna bir adamdı Kimseden ummadı meded, bir tek Allah’a yalvardı Üstadın mevt tarihin…
Bu deyimi üstad A. Ragıp Akyavaş Tarih Meşheri-I adlı hatıratında şöyle anlatmış: … “Akşam yoklamasından sonra ortaya bir beylik serilir. Beyliğin iki yanına birer demet…